“On bin yıl ya da on milyon yıl sonra dünya nasıl bir yer olacak? Bizim hakkımızda ne tür hikâyeler anlatılacak?” Ayak İzleri: Geleceğin Fosillerinin Peşinde’de ödüllü yazar David Farrier, çok uzak bir geleceğe ne tür izler bırakacağımızı araştırıyor. Modern uygarlık olarak, okyanusları kirleten plastik maddeler, toprağın altına gömülen nükleer atıklar ya da gezegeni boydan boya kateden milyonlarca kilometrelik yollar gibi zamanın etkisine direnebilecek pek çok şey yarattık. Ürettiğimiz karbon belki de atmosferde 100.000 yıl boyunca kalacak ve şehirlerimizin kalıntıları da bundan milyonlarca yıl sonra bile bir kaya katmanı olarak varlığını sürdürmeye devam edecek. Geleceğin fosilleri, yirmi birinci yüzyılda nasıl yaşadığımıza dair birçok gerçeği açığa çıkarabilir. Edebiyat, sanat ve bilimin iç içe geçtiği Ayak İzleri, bizi uzak gelecekteki torunlarımızın mit ve hikâyelerinde nasıl hatırlanacağımızı düşünmeye davet ediyor. Baltık Denizi'nden Büyük Set Resifi'ne, Tazmanya'daki bir buz çekirdeği laboratuvarından devasa Şanghay şehrine dek uzanan seyahatlerinden sonra Farrier, hızla değişen ve değişirken de insan kavrayışının ötesinde sonuçlar doğuran bir dünyayı anlatıyor. Uyarıda bulunurken her şeye rağmen umudu da elden bırakmayan Ayak İzleri, sadece gelecek hakkındaki düşüncelerinizi değil, günümüz dünyasına bakışınızı da değiştirecek.
Tanıtım Metni