Günümüz yapay zekâ teknolojisi ile resim, müzik, edebiyat, sinema ve daha birçok alanda insan müdahalesi olmadan yaratıcı ürünler üretilmeye başlanmıştır. Peki o halde yaratıcılık, insanın hayal gücünün yansıması mı yoksa insandan bağımsız bir kavram mıdır? İnsana özgü değilse özellikle Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında yapay zekâ tarafından meydana getirilen ürünler nasıl değerlendirilmelidir?
Kitapta bu soruya cevap aranırken; yapay zekâ tarafından üretilen ürünler hususiyete sahip midir? Yapay zekâ ürünleri yaratıcı bir süreçten geçerek mi meydana gelmektedir? Yaratıcı bir süreç içeriyorsa bu süreç kim ya da ne tarafından sağlanmaktadır? Bu süreçte başkaca eser niteliğindeki verilerden yararlanılmakta mıdır? Bu yararlanma intihal oluşturur mu? Yararlanılan eserlerin sahipleri hangi haklarının ihlal edildiğini iddia edebilir? Meydana gelen ürünler eser olarak nitelendirilebilir mi? Eser olarak nitelendirilirse eser sahibi kim olmalıdır? Yaratıcı süreçte insan etkisi yoksa yapay zekânın kendisi eser sahibi olabilir mi? Bunun için yapay zekâya kişilik tesis edilmesine gerek var mı? Eser sahibi yapay zekânın kendisi olamazsa kim olabilir? gibi başkaca sorular ele alınarak detaylı bir inceleme yapılmıştır.
Kitapta ayrıca, yaratıcı yapay zekâ ürünlerinin eser niteliği ve ürünler üzerindeki eser sahipliği hususlarında mevcut FSEK hükümlerinin yeterli olup olmaığı, yeterli değilse hangi hususlarda ne gibi düzenlemeler yapılabileceği konularına da değinilerek yeni bir öneride bulunulmuştur.