Bugünü anlamaya çalışıyoruz. Geleceği. Dünü. Teknolojiyi. Devletleri. Siyaseti. Ekonomiyi. İnsanı. Aslen kendimizi… İşimiz sürekli anlamaya çalışmakla geçiyor. Hep şöyle derim: Mesele insanların sınırlarını aşmasıdır. Mücadele budur. En büyük devrim, insanın kendiyle mücadelesinde başlar. Mücadele de insanın kendi tanımları, zanları, ön yargıları, ideolojileri, zorbalıkları ile yaptığı mücadeledir. Bu düşüncelerdeyken bir solukta okuduğum modern insanlara kadim tavsiyeler söylemiyle etiketlenen Sevgili Kerim’in “Kendini Rahat Bırakma” kitabı, ruhsal bir rehber gibi geldi adeta. Bilenleriniz olur, Vincent van Gogh’un tarihe geçen çok çarpıcı bir sözü vardır: “Eğer içinizde ‘Sen resim çizemezsin.’ diyen bir ses duyarsanız o zaman ne olursa olsun resim çizin, o ses susacaktır.” Kitap bu sözü anlatıyor gibi ve sanırım şöylesi bir sınıflamaya zorluyor bizi. İnsanlar ikiye ayrılır: Zoru sevenler ve zor karşısında serenler! Okuyun, okutun tavsiyemle… Uğur Batı, Akademisyen-Yazar Kelimeler ve kavramlar, zihnimizin yakıtlarıdır. Dünyamızın enginliği, kavramlarımıza ne derece nüfuz edebildiğimizle belirlenir. Bildiğimiz yahut bildiğimizi sandığımız kavramlar üzerine ne kadar fazla düşünürsek zihnimiz o derece özgürleşir, dimağımız o kadar keskinlik kazanır. Sevgili Kerim Güç, “Kendini Rahat Bırakma” derken, sadece başlığı bile biraz düşünüldüğünde zihne netlik getiren bir eser kaleme aldı. Bir defa değil defaatle okunacak, düşünce ve tefekkürümüzün verimini belirgin oranda etkileyecek kavramlarıyla bu kitap, hemen okumanız gereken elzem bir metin. Kitabı okuduğumda Kerim'e kendim, çocuklarım ve Türkçe konuşan tüm insanlar adına teşekkür etmek istedim. Bu minik not, o teşekkürün naçizane bir ifadesidir. Sinan Canan, Akademisyen-Yazar Nefes Yayınevi, Tuti Kitap ve Genç Tuti bünyesinde “İyilik Yayıncılığı” adı altında bir sosyal sorumluluk kampanyası başlatılmıştır. Bu kampanya çerçevesinde “İyilik Yayın” logosu taşıyan kitaplardan elde edilen gelirin bir kısmıyla çeşitli iyilik hareketlerine katkı sağlanmaktadır. "Kendini Rahat Bırakma" kitabının gelirlerinin bir kısmı da Türk Kadınları Kültür Derneği (TÜRKKAD) vasıtasıyla eğitim bursuna ayrılmıştır. Hasan Kerim Güç Biyografi: Kendini “her şeyin ehli, hiçbir şeyin ustası” olarak tanımlayan Kerim, 1992’de İstanbul Erkek Lisesi’nden sağ salim çıkmayı başarır, 1996’da elektronik mühendisi olur. 1997-2004 yılları arasında ABD Baltimore’da Enformatik Sistemler ve İşletme yüksek lisanslarını tamamlar. Derken, fizikten metafiziğe çark edip bu kez Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü’nde yüksek lisans eğitimi alarak yine aynı enstitüde doktora yoluna girer. 1996-2010 yılları arasında, ABD’deki gurbetinde halveti gören Kerim, bu dönemden “Hamdım; kısık ateşe verdiler, az-orta piştim.” diye bahseder. Oradan kaçarken adeta “doluya tutulur” ve 2010’da “O en güzel dolu… Aşk dolu, mutluluk dolu ve hayat dolu…” dediği yol arkadaşıyla, Gamze’siyle evlenir. On dört yıl boyunca on bin kilometre uzakta aradığı hazinenin kendi evinin altında olduğunu fark eden aklıevvel yazarınız, 2014 yılı itibariyle sondajlarında nihayet ulaştığı hazinesi olan Nefes Yayınevi’nde genel müdürlük görevini üstlenir. Hâlen Nefes Yayınevi, Tuti Kitap ve Genç Tuti markalarının yöneticisidir. Haddi olmadan 2020 yılında Ken’ân Rifâî’nin Dervişlik Anlayışı adlı kitabını yayımlayan Kerim, utanmamış olacağından bir de Yeni Başlayanlar için Platon adlı eseri tercüme ederek yayımlar. 2021’de ise Yolda Bir Kuşa Rastladım adlı kitabını okurlarıyla buluşturur. “En çok sevdiğin şey nedir?” diye soranlara, “Ne yazık ki egom…” diye cevap verir ve şöyle devam eder: “Ama aramızda seviyeli bir ilişki var. Ben günlük hayatta ona az karışıyorum, o da benim hizmetime karışmıyor. Anne mesleği ne de olsa…” Bu amaçla ABD’de North Carolina Üniversitesi, Çin’de Pekin Üniversitesi ve Japonya’da Kyoto Üniversitesi bünyelerinde Kenan Rifai İslâm Araştırmaları Kürsüleri’nin kurulmasında aktif görev alır. Kendisi aynı zamanda Kerim Vakfı’nın, Florence Nightingale Hemşire Mektepleri ve Hastaneleri Vakfı’nın ve Brüksel’deki Mindhub Derneği’nin kurucu üyesidir. Kendini öz olarak şöyle ifade eder: Geldiğim bu noktada meğer bir “hiç” için çalışmışım Ne mutlu bana Gelecekte belki “hiç” olmayı beceremeyeceğim Hiç olmazsa insanlık binasının “kerpiçi” olayım Vesselâm…
Tanıtım Metni