İnsanlık yeryüzünde haddinden fazla etki bıraktı. Bu durum, eriyen buzulları ve azalan tür sayılarını belgeleyen istatistiklerin ötesinde yeni bir jeolojik çağa işaret ediyor. Bu yeni çağın, toprağın her santimetrekaresinde ve okyanus suyunun her bir damlasında tespit edilebilen türlerin itibarını artık teslim etmesi gerekiyor.Sentetik Çağ’da, jeolojik tarihin bu yeni döneminde dünyayı nasıl şekillendirmeyi seçtiğimizin kritik önem taşıdığına dikkat çeken Christopher J. Preston, kendi tasarımımız olan sentetik işleyişlerin istediğimiz dünyayı dikkatlice tasarlamak için bir fırsat sunduğunu düşünüyor ve yeryüzünün metabolizmasını yeniden yapılandırmayı vaat eden bir dizi teknoloji tanımlıyor: nanoteknolojiler, moleküler üretim, sentetik biyolojinin genom oluşturma potansiyeli, evrimi geride bırakabilen “biyolojik mini makineler”, türlerin yer değiştirmesi ve soyu tükenen türleri geri getirme, iklim mühendisliği, güneş radyasyonu, karbonu atmosferden uzaklaştırmak amacıyla yapay ağaç üretimi ve daha nicesi...Sentetik Çağ, yaşadığımız dünyanın hızla tanınmaz hale geldiği bir zamanda gerek yeryüzünü gerekse insanları yeniden yapılandıracak sentetik geleceğin hatlarını çiziyor.Sentetik Çağ, 2018’de Ekoloji ve Çevre kategorisinde Nautilus Ödülü’nü almıştır.
Tanıtım Metni