Çağdaş Türk sanatının sıra dışı ve ilgi çekici isimlerinden biri olan Server Demirtaş’ın yaşamı ve 1980’li yıllardan bu yana süregelen sanat pratiğini irdeleyen “Server Demirtaş: Bir Hareket Serüveni” isimli kitap Bozlu Sanat Yayınları’ndan çıktı. Sanat tarihçisi Seda Yörüker’in kaleme aldığı kitap, Demirtaş’ın önce PVC, daha sonra da oluklu mukavva kullanarak ürettiği, dönemi için son derece yenilikçi yapıtlarının zamanla hareketli heykellere evrilmesini kapsamlı bir şekilde ele alırken, sanatçının Akademi yılları, sanat dünyasının önde gelen isimleriyle diyalogları ve dönemin önemli sanat etkinliklerine uzanarak Türkiye’nin çağdaş sanat tarihinin de bir panoramasını sunuyor. Yörüker, kendisiyle adeta bir yarış halinde olan ve sürekli yeninin peşinden giden Demirtaş’ın akıllara durgunluk veren üretim sürecini ve yapıtlarını şu sözlerle tartışmaya açıyor: Server Demirtaş’ın 80’lerden günümüze ulaşan sanat serüvenine bakmak, aynı süreçte değişen sanat ortamını da dikkate almayı gerekli kılıyor. Bugün, zamanları kuşatan kitap ve arşiv çalışmaları hariç, taşların büyük ölçüde yerine oturduğu Türkiye sanat dünyasında Demirtaş’ı farklı kılan dikkat çekici hareketli heykeller, robotu anımsatan mekanik işler yapıyor olması değil; karşı karşıya gelenleri avlayacak denli güçlü auralara sahip bu mekanik heykelleri, sergilediği tüm işlerin mekanik uğraşını bizzat kendisinin gerçekleştiriyor olması. Bir makine mühendisiymişçesine hareketin formülünü bilmesi ve onu sanatsal duyarlılığı ve estetik tasarısıyla buluşturması. Yani nadir bir beceriyle zengin bir hayal gücünü, sanatsal bakışı birleştiren iddialı işler yapıyor olması. Evet, açıkça vurgulamak gerekir ki Demirtaş, iddialı işler üretiyor. Bu iddianın arkasında nasıl bir arzu var?
Tanıtım Metni