Darwin’in 150 yıl kadar önce yazdığı Türlerin Kökeni kitabı türlerin evrimsel değişimini ve gelişimini son derece yetkin gözlemler ve titiz akıl yürütmelerle sergilerken evrimleşme mekanizmalarının kimilerini çok daha belirgin ve vurgulu resmetmektedir. Daha sonraki dönemde kalıtımın ilkelerinin keşfi, biyolojik özelliklerin kalıtımından sorumlu birimlerin ve bunların popülasyonlardaki dağılımının ve zamanla değişiminin artık matematiksel olarak ifade edilmesi Darwin’in ortaya koyduğu evrimsel perspektiften çok daha incelikli bir şekilde doğaya bakmayı ve evrimsel yapbozun eksik kalan parçalarının büyük oranda tamamlanmasını getirmiştir. Evrimsel biyoloji bir yandan moleküler biyoloji ve genetik alanındaki baş döndürücü gelişmeleri koşullarken bu alandaki gelişmeler de evrimsel mekanizmaları kavrayışımızı muazzam bir şekilde derinleştirmiştir. Bu sayede modern biyoloji, evrimsel süreçleri laboratuvar koşullarında sınamaya elverişli hale getirmiştir. Doğal seçilim, genetik sürüklenme, mutasyonların etkileri, moleküler saat, allel frekanslarının değişimi ve organizmaların gelişim süreci yirminci yüzyılda yoğun tartışmalara sebep olmuş olgu ve mekanizmaları son derece güçlü bir şekilde aydınlatmaya, çok daha mekanistik bir şekilde açıklamaya devam etmektedir.
Tanıtım Metni