“Dramanın genel tanımına baktığımızda içinde eylemin olduğu etkinlik olarak karşımıza çıkar. Bu eylemlerdeki çatışma durumları (dramatik durumlar) da bizleri yaşamla karşılaştırır. Ya da tersinden baktığımızda yaşamda karşılaşılan pek çok sorun önemli çatışmaları içinde barındır ve bu çatışmalar gerçek ya da kurgusal da olabilir. Gerçek ya da kurgu hiç fark etmeden farklı ortamlarda ve farklı kişiler tarafından üstlenilen roller ile bu durumlar yeniden canlandırılır ve böylece bir yaratıcı drama süreci gerçekleştirilmiş olur. Özetle “Yaşam ile Drama” iç içe geçmiş ve drama çemberinde buluşmuşlardır.
Yaratıcı drama, insan, yaşam, oyun, kurgu, doğaçlama, rol ve çember odaklıdır ve çember hep yaşamı çağrıştırır. Çemberin içinde olmak ve olmamak üzerine konuşulur, şarkılar söylenir, tiyatro oyunları veya edebi metinler yazılır. Çember aynı zamanda bir eylemi ve devinimi de içinde barındırır. Bizler sağ ve sol yanımıza bir göz ucuyla kısaca bakar, kimi zaman da yanımızdaki kişinin kim olduğuna bakmadan ellerinden tutarız. Ya çemberimize yeni birilerini alır, büyütürüz ya da bizler çemberin bir parçası oluruz. Çemberde birazdan oyun başlayacaktır, kurgu içerisindeki rollerimiz belirginleşecektir ve üstlenilen rollerin hakkını vererek canlandırmanın merkezinde oluruz. Gözlerimizi kapatıp açsak da kurgusal gerçek, farkında olalım ya da olmayalım aynı zamanda yaşamın kendisini oluşturur. Bu süreçte Dorothy Heathcote’nin vurguladığı gibi drama hem yaşama meydan okur, hem yaşamın kendisi olur hem de yaşama tam bir hazırlık niteliği taşır. Bu nedenle Eskişehir’de yapılan seminerimizin teması, “Yaşamda Drama-Dramada Yaşam,” olarak belirlenmiştir.”
Prof. Dr. Ömer Adıgüzel
Bu kitap, 12-15 Kasım 2009 tarihleri arasında Eskişehir’de Çağdaş Drama Derneği’nin Eskişehir Şubesi tarafından gerçekleştirilen 15. Uluslararası Eğitimde Yaratıcı Drama Semineri’ndeki atölyelerden oluşmaktadır. Kitapta drama, yaşam, beden ve eylem odaklı yüzlerce uygulama örneği yer almaktadır.
