Dünyada giderek artan ani ve beklenmedik ölümler bireylerin ve beraberinde ailelerin travmatik yas sorunu yaşama riskini artırmaktadır. Travmatik yas sorunu yaşayan bireyler ve aileler travmatik kayıpla beraber birçok şeyini (yaşam koşullarını, oturduğu evini, işini, sağlığını, hatta ekonomik seviyesini) kaybetmektedir. Bütün bu kayıplar neticesinde bireylerin ve ailelerin günlük işlevsellikleri ciddi anlamda bozulmaktadır. Bu yüzden ani ve beklenmedik ölümlerle karşılaşan bireylerin ve ailelerin travmatik yas sorunu yaşama risklerini azaltmak için uzmanların, sivil toplum kuruluşlarının ve devletlerin önlem almasında yarar bulunmaktadır. Travmatik yas sorunu riskinin bireylerde ve ailelerde görülmesini azaltmak için biz akademisyenlere düşen rol ise bu kitaptaki gibi travmatik yas konusunda halkı ve uzmanları bilgilendirmektir.
Psikoloji literatüründe 21. yüzyıldan sonra travmatik yas sorunu da dahil olmak üzere birçok psikolojik sorun, “Pozitif Psikoloji”nin önerdiği salutogenez/çözüm odaklı anlayışla ele alınmaktadır. Pozitif psikolojinin ortaya attığı kavramlardan bir tanesi de “Psikolojik Dayanıklılık” ve beraberinde gelen “Aile Dayanıklılığı” kavramıdır. Aile dayanıklılığı ailenin yıkıcı yaşamsal zorluklara (ekonomik zorluklar, hastalıklar, kayıplar, travmalar vb.) karşı koyabilmesi, yeniden toparlanabilmesi, güçlenmesi ve daha çok kaynakla bu süreçten çıkabilmesidir ve birçok sorunda (travmatik yas, travma sonrası stres bozukluğu çoklu sorunlu aile, kronik rahatsızlık, madde bağımlılığı vb.) ele alınmaktadır. Bu yüzden bu kitapta ani ve beklenmedik ölümlerle karşılaşan bireylerin ve ailelerin travmatik yas sorunu, salutogenez/çözüm odaklı bir anlayışla ve aile dayanıklılığı kavramı bağlamında siz okuyuculara sunulmaktadır.
Yaşamdaki her türlü zorlukta kendinizin ve ailenizin kaynaklarını bulmanız temennisi ile..